Thursday 12 January 2012

16 / Erkekler

Hani şu biscolata erkekleri var ya... Tamam güzeller, anladık. Ama bana hiç cazip gelmiyorlar. Buna bir yandan çok seviniyorum. Ergenken, ölüp bittiğin tarz adamlardı onlar.. Güzel vucut, güzel dişler, harika sexi bir bakış! Şimdi nasil fos geliyorlar anlatamam. İki laf edemeyip, güzel diye böbürlenecek güzel falan demem kıçına tekmeyi vururum valla... Ne güzeller gördük, içi bomboştu.

Sevmiyorum bazen erkekleri... Bir de üst üste gelmez mi bu sevmemelerim.... Geçen eski iş yerimden bir arkadaşım, yeni iş yerime birisiyle görüşmeye gelmiş. Koridorda karşılaştık. Sevdiğim bir çocuktu, düzgündü hatırladığım kadarıyla... Gel dedim, bir kahve içelim. Toplanti odasina geçtik. Sohbet ettik, ben biraz yaşadığım süreçten, o işten güçten bahsetti. İyi, güzel, hoş herşey... Yüzü temiz, kıyafeti düzgün, elleri bembeyaz bir adam...Fakat nedir para kazanmak mi kıçını kaldirmiş, kizlarla ilgili anılara girdik. Neden uzun süreli bir ilişki kuramadığını, kızlarla yaşadığı anılarla anlatıyor. O kızlar ki, onlarin ne hissettiğini anladim o an. Adam sanirsiniz, kaşıkçı elması... Kız biraz ilgi beklemiş, bu kız çok içini sıktı diye gidip aldatmış kızı... Bir diğeri, onunla tenis oynamak istiyormuş, ama o salon sporu yapmayı seviyormuş... ( büyük ihtimalle platesçi kizin poposuna bakarak spor yapmayı seviyordu, hocasini anlatirken bunu anladım) ne dunkoffsun diyemedim. He he diye dinledim. İçimden tüm o üzdüğü kadınların intikamini alabilecekler laflar geçti geçti yuttum. Kahveyi içtik, yuvarladik lafı... Sonra merdivenlere kadar ugurladim, nezaketimden ! Sarilip öpüştük ama sarılmayı abartıp, sarmaş dolaş kapıya doğru yöneltti beni. Kulağıma "istediğin zaman ara, ben her zaman sana uygunum" diyip, göz kırptı.! O an basiretim bağlanmış bir halde donakaldım. Ararim falan gibi birşey saçmaladim. Asansörde köpürüyordum. Aksam oldu. Sinirim gecmedi. Toplanti, telefon görüsmesi raporlar.... Cep telefonumu elime aldigimda bir mesaj gelmiş bundan!... Şöyle yaziyordu " heyecanlandin sanki, teklifimi düşün...:)))" İçimden ateş çıkacaktı sinirden.... Mesai bitse de, gittim kendime bir kahve yaptım. Sigarayi biraksamda, terasta bir sigara içtim. Aşağıya indim, telefonu elime aldım. " Heyecanlanmak mı? Bayılmak üzereydim!! Bence ya iyi bir deodorant kullan, yada soganli yemekler yemekten kaçın... teşekkürler" yazip yolladim.. .Eve dönerken bir kaç kez telefonum çaldı. Radyoda o kadar güzel parcalar caliyordu ki, ritm tutmayı birakıp, acamadim telefonu... :)


.
Bazen midem bulaniyor işte böyle... Ama biliyorum. Kadin ve Erkekten önce, insan olmak... Erdemli ve saygın olmak...Işıklı ve sevgi dolu olmak... Tüm maskelerden arınmış salt sevgi olabilmek... Sen öylesin biliyorum.. Bu önüme çıkanların hepsi sana yürürken, önüme çıkan çakıl taşları.... Yürüyorum.. Her gün biraz daha yakınım sana... Hergün bir adım....
Seni Seviyorummm... Onlari sevmiyorum...

No comments:

Post a Comment